Tarih 13 temmuz 2014
Bir dünya kupasının daha final maçına tanıklık edeceğiz. Tarihin görüp görebileceği en güzel anlara tanıklık etmiş olan Brezilyalıların en görkemli stadyumu Maracana da oynanacak final müsabakası bizim saatimize göre 22.00 da başlayacak.
Finalin adı ise Arjantin-Almanya..
Dünya kupaları her zaman futbolun eşsiz güzelliklerini bizlere sunan, yaz aylarında futbola tamda hasret duyduğumuz günlerde 4 senede bir karşımıza adete bir nimet gibi çıkan bir oluşumdur. 2002 Dünya Kupasından beri
Ne varki bu dünya kupası sanılanın aksine daha bir çekişme içerisinde geçti. Adeta futbolun dev ülkeleri birer birer meşaleleri söndürülerek evlerinin yolunu tuttu. İspanya, İtalya, İngiltere ve Portekiz gibi yıldız oyuncuları kadrosunda barındıran ülkeler, daha çok takım oyunu ön planda olan ülkeler karşısında adeta dökülerek grup aşamasında havlu atarak, kupaya erken veda etmek zorunda kaldı.
Futbol izleyicisi için bu aslında kötü bir durumda gibi gözüksede, tarafsız bir gözle bakıldığında aslında sevindirici bir gelişme. Çünkü artık milyon dolarlık oyuncuların karşısında durabilecek, durmakla kalmayıp başa baş mücadele edip çimlere gömebilecek "takımlar" var. Bu gerçekten takdir edilip saygı duyulacak bir iş. Güney amerika takımları bu konuda zirve yaptılar adeta bu dünya kupasında. Yenilemez olarak ifade edilen ülke milli takımlarını takım içi uyumlarıyla, birliktelik ve beraberlikleriyle diz çöktürttüler.
Bu şekilde ilerleyen kupada asıl önemli olay, hiç kuşkusuz Brezilyanın durumu. Gerçekten kupaya nerdeyse herkesin gözünde favori olarak başlatılan, ev sahibi olması dolayısı ile daha da favori durumunu perçinleyen bir Brezilya. Sanıyorum bu baskıyı Scolari gibi üst düzey teknik adam başarı ile yönetemedi. Bu durum daha ilk maçta Hrvatistan karşısında bizlere gösterdi yüzünü. Hakeminde bariz şekilde el uzatıp destek olması ile maç Brezilya lehine sonuçlandı. Bu maçtan ders almayan Brezilya düşe kalkada olsa çeyrek finale kadar gelmeyi başardı. Ama artık sonun başlangıcı onlar için gelmişti. Rakip Almayaydı..
Almanları az çok bilenlerin aklına gelen ilk şey Alman ekolüdür. Takım oyununa dayanan, atmayıp attırmaya çalışan, takım içi uyumu ve disiplini üst düzeyde olan bir milli takım olgusu ortaya çıkar Almanlar da ise söz. Hal böyleyken Brezilya zaten takım uyumunu yakalayamayıp birde üstüne Neymar ve Thiago Silva gibi iki üst düzey oyuncusundan yoksun olarak bu maça çıkınca işin rengi adeta değişti. Bunun sinyali maçın daha 25. Dakikasında geldi ve 4-0 gibi Panzerlerin üstünlüğü ortaya cıktı. Ne var ki Almanlar durmadı ve adeta Brezilyayı hezimete uğratarak 7-1 gibi bir skorla Brezilyayı kupa dışına itmesini bildi.
Bence bu bir cezaydı Sambacılara yada hadlerini bilmesi için Panzerler tarafından atılmış ağır bir tokat.. Bu tokatın anlamı ise nettir, hem Brezilyalıların hemde bireysel yetenekle ön planda durmaya çalışan takımlara verilen göz dağıdır.
Çünkü artık futbol, sırtına 10 numarayı geçirtip oyuncuya hedef gösterip vur ! Demek degil, 11+7 kişiye hedef gösterip, vur ! demektir. Futbol unutulmuşta olsa bir takım oyunudur ve bu dünya kupasında takımların alması gereken en güzel derstir.
Finalin adı Arjantin-Almanya demişken, gözümüzü birazda Tangoculara çevirmek istiyorum.
Messi gibi futbol ilahı ve dünyanın en iyi oyuncusuna sahip bir takımdan bahsediyoruz. Her ne kadar takım oyununu işaret etsemde Messi denildiğinde biraz durup düsünmekte yarar var. Çünkü o bir futbol dehası. Nerde ne zaman sahneye cıkıp takımını ipten alacağını hic ama hic kimse kestiremiyor. Grup maçlarında İranla oynanan maçı hatırlayalım, Arjantin hic bir varlik gosteremedigi macta Messi ile son dakikalarda gelen gol sayesinde gülmüstü. Bu gibi örnekleri uzatabiliriz. dikkat cekmek istedigim nokta şu, bazı anlar gelir ve gerçekten size sadece seyretmek kalır. Messi topu ortasahadan alıp tüm Alman oyuncuları çalımla ipe dizip golü bulabilir, bu gol kilidi açabilir ve Alman takımının gardını düşürebilir. Bu yüzden Arjantin biraz takım oyunu biraz da Messi oyunu ile yapamayacağı şey yok.
Final maçına gelecek olursak, sözlerin bittiği nokta tamda burası sanırım. Ne skor tahmini, ne kupayı avcuna alıp zaferin keyfini çıkartacak takımı kestirmek imkansız. Her iki takımda bu kupayı fazlasıyla hak eden taraflar. Bizlere düşen saat 22.00 da ekran başına kitlenip bu futbol şölenine ekran başından da olsa tutabilmek, hissedebilmek.
Umarım kazanan futbol olur, umarım kazanan futbolun beşiği Brezilyada, Maracanada futbol kültürü olur..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder